3 Ekim 2025 Cuma

Âvâzeyi bu âleme Dâvûd gibi sal


Tarihte kaydedilmiş en uzun yaşayan kedi, 38 yıl 3 gün yaşamış. Genel olarak, ev kedilerinin ortalama yaşam süresi 12 ila 18 yıl arasında değişirmiş. Sokak kedilerinin ortalama ömrü ise; zorlu yaşam koşulları, hastalıklar ve kazalar nedeniyle 5 ila 8 yıl civarında imiş.

Fotoğrafta, bankta oturan (muhtemelen kardeş) sokak kedileri olduğuna göre, sokak kedisi olmakla kalmayıp bir de İstanbul arenasında yaşadıkları göz önünde bulundurarak, diyebiliriz ki ortalama yaşam ömürleri 5 yıldır.

5 yılı esas alarak geçmişe gidersek, bu kardeşlerin Büyük Büyük Büyük Büyükdedeleri ya da Büyük Büyük Büyük Büyüknineleri doğduğundan bu yana blog yazıyorum.

"Eğer ortalama bir sokak kedisinin yaşam süresini 5 yıl kabul edersek ve nesil süresini (yavruların üremeye başlayıp yeni nesil oluşturma süresini) de bu süreye yakın, örneğin 4-5 yıl olarak alırsak:

20 yıl önce yaşamış olan kedi, bugünkü kedinin yaklaşık 4. ila 5. kuşak önceki atası olacaktır (20 yıl/5 yıl=4 nesil).

İnsan dilindeki akrabalık terimleri bu kadar geriye giden nesiller için çok yaygın değildir, ancak genel terminolojiyi kullanarak onu şöyle adlandırabiliriz:

Büyükbaba (Dede): 1 nesil önce
Büyük Büyükbaba (Büyük Ebeveyn): 2 nesil önce
Büyük Büyük Büyükbaba (Büyük Ebeveynin Ebeveyni): 3 nesil önce

Bu durumda, 4. veya 5. nesil önceki ata için en uygun ve resmi adlandırma şudur:

"Dördüncü ya da Beşinci Kuşak Öncesi Atası"

Veya daha samimi bir dille, "Büyük Büyük Büyük Büyükdedesi" diyebiliriz. Ancak bu terim günlük dilde pek kullanılmaz." 

(Kaynak : Gemini)

NesilSüre (Yaklaşık)İnsan Terimi (Kabaca)
Bugünkü Kedi0 yılSiz
1. Nesil Önce4-5 yılEbeveyn (Anne/Baba)
2. Nesil Önce8-10 yılBüyük Ebeveyn (Dede/Nine)
3. Nesil Önce12-15 yılBüyük Büyük Ebeveyn
4. Nesil Önce16-20 yılDördüncü Kuşak Önceki Ata
5. Nesil Önce20-25 yılBeşinci Kuşak Önceki Ata

(Kaynak : a.g.e.)

Sen şimdi diyeceksin ki "Ben bütün bu boş bilgilere, gece gece neden maruz kalıyorum?" Tabi ben nezaketli bir adam olduğum için, "Blog okuma meraklısı olan sensin, bir tür sado-mazo ilişkisi diyebiliriz" demeyeceğim ve izah edeceğim. Şöyle ki;

Bundan yaklaşık 20 yıl önce bir hayal kurmuştum. Sonra bir şekilde yolum fotoğraftaki banka düştü. Bir süre bankta oturdum. Sonra biraz yürüdüm. Bir kaç bardak çay içtim. Sigara yaktım ve bir aydınlanma yaşadım: Hayalim gerçek olmuştu! İşte o an dünyaya bambaşka gözlerle bakmaya başladım. Sanki ikinci bir şans verilmişti ve yeniden dünyaya gelmiştim.

İşte ben, bu sevinçle geri dönerken, bankta uyuyan kedileri gördüm ve fotoğraflarını çektim. Çok tatlı uyukluyorlardı, ben de çektim. Mutlu insanlarda olur bu, bilirsin. Kedi fotoğrafı çeker, kelebek fotoğrafı çeker, kuşburnu fotoğrafı çeker. Pelit fotoğrafı çeken bile gördü bu gözler. -Palamut'a bizim oralarda pelit denir- Mutluluk işte, insana ne yaptıracağı belli olmaz.

Sonra bu akşam telefonumu karıştırırken, hayalimin gerçekleşmiş olduğu konusunda aydınlanmış ve mutlu bir haldeyken fark etmediğim bir şeyi fark ettim. Dedim "Ben bu hayali, bu kedilerin, Büyük Büyük Büyük Büyükdedeleri doğduğunda kurmuştum." Bir anda zamanın ne de hızlı geçtiğini ve geçeceğini hatırladım. 

Muhtemelen ben bu hayali kurduğumda, orada bu bank yoktu. Hatta o durak, o otobüs hattı bile yoktu. Kediler zaten yoktu. Ve yine kuvvetle muhtemel, bir 20 yıl sonra yine; ne o otobüs hattı, ne o durak, ne de o bank olacak. Kediler de olmayacak. Ben olur muyum bilmiyorum. 

O zaman dedim kalacak olan ne? Baki olan ne? Şairin dediği mi? Bir hoş seda mı?  

Zülf-i siyâhı sâye-i perr-i Hümâ imiş
İklim-i hüsne anın içün pâdişâ imiş

Bir secde ile kıldı ruh-i âftâbı zer
Hak-i cenâb-ı dost aceb kîmyâ imiş

Âvâzeyi bu âleme Dâvûd gibi sal
Bâki kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş

Görmez cihânı gözlerimiz yârı görmese
Mir'ât-ı hüsni var ise âlem-nümâ imiş

Zülfün esîri Bâkî-i bîçâre dostum
Bir mübtelâ-yı bend-i kemend-i belâ imiş

Bâki

Sevgilinin siyah saçları,
hüma kuşunun kanadının talih bağışlayan gölgesi imiş.
Onun için o, güzellik ülkesinin sultanı imiş.

Bir secde etmekle güneş gibi güzel yüzü altına dönüştü
Sevgilinin çevresinin toprağı nasıl bir kimya imiş

Yüksek sesini bu aleme Davut gibi sal
Çünkü bu gök kubbede baki kalan ancak hoş bir seda imiş.

Gözlerimiz sevgiliyi görmezse dünyayı görmez olur.
Onun güzelliğinin aynası varsa dünya görünür olur.

Bu biçare Baki zülfünün esiridir sevdiğim,
Bela kemendinin esaretinin bir tiryakisi imiş

Meraklısına :

Bugünlerde bloglarda adet olduğu üzere ben de bir şarkı paylaşayım:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder